top of page

İklim Değişikliği Bahar Alerjilerini Arttırıyor

Bahar alerjilerini en fazla tetikleyen etken polendir. Otlar, çimler, ağaçlar, bahar gelince diğer bitkileri döllemek için havaya taneciklerini saçarlar. Bu polen tanecikleri alerjisi olan kimsenin burnuna ulaşırsa vücudun koruma sistemini alarma geçirirler. Göz, burun, akciğer yüzeyine değen polenler, solunum sisteminde bir hassasiyet başlatır. 20-25 mikron çapındaki ot polenleri burun alerjisi yapar alt solunum yoluna inemez . Ancak Parietaria judaica gibi 10 mikron çapındaki polenler alt hava yollarına inerek astım oluşturabilirler.

Bağışıklık sistemimiz yabancı polen taneciklerine karşıt cisimler (antikor) oluşturarak cevap verir. Antikorlar dokularda bulunan “mast” hücrelerine yapışır ve bir daha polen girinceye kadar beklerler. Polen vücuda bir daha girdiğinde bu antikorlara yapışır ve histamin salınmasına neden olur. Tehdit durumlarında vücudu korumak üzere salgılanan histamin, gözlerde sulanma, burunda akıntı, hapşırık, sinüslerde dolgunluk, genizde ve burunda kaşıntı ve astım belirtilerine neden olur.

İklim değişikliğinin neden olduğu sıcaklık ve karbondioksit artışı, polen oluşumu ve dağılımını etkiler. Polen oluşturan bitkilerin doğada yayılımını kolaylaşır. Alerjenik olan bitkiler daha çok büyür, daha çok polen saçar. Hava sıcaklığı arttıkça polenlerin alerjenik özellikleri de artar. Aynı miktar polen daha fazla alerjen taşıyabilir hale gelir. Avrupa’da yapılan çalışmalar, polen alerjilerinin arttığını çocuklarda sıklığın %40’a ulaştığının göstermektedir. Önü alınamayan iklim değişikliği ile bu oranın hızla artacağı tahmin edilmektedir.

Alerjik nezlesi olanların polen takvimini izleyerek atakları önlemeleri mümkündür. Polen sayısı fırtınalar ve hava kirliliğin yüksek olduğu zamanlarda fazladır. Gelecek nesilleri korumak için daha fazla zaman kaybetmeden hava kirliliğine, iklim değişikliğine karşı önlem almalıyız. Bilimin gösterdiği reçeteyi uygulamazsak, bedelini çocuklarımız ödeyecektir.

bottom of page